NE ZAMAN DURULACAKSIN MÜSLÜMAN?
Hayatın anlamsızlaştığı, hislerin kaybolup, değerlerin yok olduğu bir zamanda hayat nedir sorusu hepimizin kafasında oluşan ama cevabını bulamadığımız bir çıkmaz sokağa dönüşmüş durumdadır
Hayatın anlamsızlaştığı, hislerin kaybolup, değerlerin yok olduğu bir zamanda hayat nedir sorusu hepimizin kafasında oluşan ama cevabını bulamadığımız bir çıkmaz sokağa dönüşmüş durumdadır
İnsanoğlunun cevabını aradığı birçok sorusu olduğu hepimizin malumu olduğu bir gerçektir. Bu sorulardan biride hayatın tadı nasıl çıkar meselesidir. Hz Âdem’den beri cevabı aranan bu sorunun karşılığını bulmak adına insanoğlu mal, mülk, saltanat, şehvet ve benzeri birçok olguya yöneldiği halde işte bunlar hayatın tadıdır diyeceği cevaba çoğu zaman ulaşamamıştır. Ulaştığını zannedende yanılmıştır.
Her yazın bir kışı, her ömrün bir sonbaharı olduğu hepimizce bilinen bir gerçektir. İnsanoğlu olarak çoğu zaman bu gerçekten sıyrılarak hep yaz mevsiminde kalacağımızı zannediyoruz ama kış her fani için geliyor ve sırası gelen bu alemden ebedi aleme göç etmek zorunda kalıyor.
Kavram kargaşası yaşadığımız bir çağda evlatlarımıza vermemiz gereken dini ve ahlaki terbiye hususunda da bir kafa karışıklığı yaşadığımız herkes tarafından görünen ama dikkate alınmayan bir gerçek olarak nesillerimizin başıboş bir varlık gibi yaşamalarına sebep olmaktadır.
Hz. Âdem ile başlayan insanlık tarihi kendini var edeni unutan toplulukların ve kişilerin helakları ile doludur. İşin daha ilginç tarafı ise bu toplumların bazılarının Allah’ı bildikleri halde ona ulaşmak adına yaptıkları ve hak ile uyuşmayan halleri sebebi ile helak olmalarıdır.
Doğruların yanlış, yanlışların doğru kabul edildiği öyle biz zaman yaşıyoruz ki, acaba biz mi yanlıştayız diye kendimizi sorgulamadan edemiyoruz! Allah Resulü s.a.v’ in bize emanet bıraktığı iki emanet olan Kuran ve sünnet hakikat’i ortadayken, sorduğunda kendini Müslüman olarak tanımlayan çoğunluğun olduğu bir toplumda bu yaşananlar nedir diye sormaktan da kendimizi alamıyoruz!