Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!

İNSAN DÖRT HAL İLE İMTİHAN EDİLİR

Değerli Müminler:

Bazen sevinçle, bazen de hüzün ile gelip geçen hayatımızda türlü vesilelerle imtihana tabi tutuluruz. Bazılarımız bu imtihanların Rabbimizin mükâfatına vesile olan bir yol olduğunu düşünürken, bazılarımızda bu tür sıkıntılar karşısında " Hep beni mi buluyor " diye sızlanırız.

Hâlbuki Rabbimiz insanın başıboş yaratılmadığını ve mutlaka imtihana tabi tutacağını şöyle ifade etmektedir.

وَلَنَبْلُوَنَّكُمْ بِشَيْءٍ مِنَ الْخَوْفِ وَالْجُوعِ وَنَقْصٍ مِنَ الْاَمْوَالِ وَالْاَنْفُسِ وَالثَّمَرَاتِؕ وَبَشِّرِ الصَّابِرٖينَۙ

Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla; mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle sınayacağız. Sabredenleri müjdele! [1]

Yaşadığımız bu dünyada hepimiz bu halleri yaşarız da, sonunda dönüşümüzün Rabbimize olduğunu unuturuz.

Bize düşen Rabbimizin bize haber verdiği bu imtihanlarda, yine onun merhametine ve emirlerine sarılmaktır.

Bunun yolu da Rabbimizin ifade ettiği imtihanlarda İslam'ın emirlerine göre hareket etmektir.

Peki! Rabbimizin ifade ettiği bu dört hususta Müslüman nasıl hareket etmelidir?

1.Korku:

Şeytan insana her taraftan yaklaşır ve rızıkla, makamla, şöhretle ve benzeri birçok şeyle korkutur. Ancak Müslüman bilir ki, Rabbinin kendine yazmadığını kimse ona veremeyeceği gibi, yazdığını da ondan kimse alamaz.

Nitekim Rabbimiz şeytanın bu aldatmacalarına karşın Müslüman’ı şöyle tarif eder:

اِنَّمَا ذٰلِكُمُ الشَّيْطَانُ يُخَوِّفُ اَوْلِيَٓاءَهُ فَلَا تَخَافُوهُمْ وَخَافُونِ اِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِنٖينَ

(Size o haberi getiren) ancak şeytandır. ( O ise sadece) kendi dostlarını korkutabilir. Onlardan korkmayın, eğer mümin iseniz benden korkun. [2]

2.Açlık:

Nefsimiz ve şeytan'ın bir başka tuzağı da yoklukla imtihan olanları bizlere örnek göstererek, onlar gibi olma korkusu ile hırsızlığı, zulmü, haksızlığı, kul hakkını dikkate almamaya çağırır.

Bu noktada Allah Resulün şu ifadesi dikkat çekicidir:

Eğer siz Allah’a gereği gibi güvenseydiniz, (Allah), kuşları doyurduğu gibi sizi de rızıklandırırdı. Kuşlar sabahları kursakları boş olarak çıktıkları halde akşam dolu kursaklarla dönerler.  [3]

3.Ölüm:

İnsan dünyada var edildiği günden beri hep ölümsüz olmanın yolunu aramış ancak bir sonuca varamamıştır. Ölüm denen gerçek var olan her canlının sonunda ulaşacağı kaçınılmaz bir sondur.

Nitekim Rabbimiz bu hususu şöyle ortaya koymaktadır:

كُلُّ نَفْسٍ ذَٓائِقَةُ الْمَوْتِ ثُمَّ اِلَيْنَا تُرْجَعُونَ

 Her canlı ölümü tadacak ve sonunda dönüp huzurumuza geleceksiniz. [4]

4.Mal ve ürünlerin azaltılması:

İnsan Rabbinin kendine emanet olarak verdiği malı, serveti ve makamı kendinin zanneder ama Rabbi dilemezse hiç biri bir işe yaramaz.

Düşünün! Binlerce dönüm araziniz var, Rabbim güneşi ve yağmuru vermezse o toprakta ot bile bitmez. Ancak bu gerçeğe rağmen insan denen nankör varlık iyilikleri kendinden, kötülükleri Rabbinden bilir, fakat bunun bir imtihan olduğunu düşünemez.

Rabbimiz insanın bu nankörlüğüne şöyle işaret ediyor:

فَاَمَّا الْاِنْسَانُ اِذَا مَا ابْتَلٰيهُ رَبُّهُ فَاَكْرَمَهُ وَنَعَّمَهُ فَيَقُولُ رَبّٖٓي اَكْرَمَنِؕ وَاَمَّٓا اِذَا مَا ابْتَلٰيهُ فَقَدَرَ عَلَيْهِ رِزْقَهُ فَيَقُولُ رَبّٖٓي اَهَانَنِۚ

 İnsan var ya, Rabbi ona imtihan için ikramda bulunduğunda ve onu nimetlere boğduğunda, “Rabbim bana ikram etti” der (mutlu olur). Onu imtihan edip rızkını daralttığında ise “Rabbim beni önemsemedi” der (mutsuz olur). [5]

Bize düşen bir Müslüman olarak karşılaşacağımız bu durumlar da Rabbimizin ifade ettiği şu ifadeyi kullanmaktır:

اَلَّذٖينَ اِذَٓا اَصَابَتْهُمْ مُصٖيبَةٌۙ قَالُٓوا اِنَّا لِلّٰهِ وَاِنَّٓا اِلَيْهِ رَاجِعُونَؕ اُو۬لٰٓئِكَ عَلَيْهِمْ صَلَوَاتٌ مِنْ رَبِّهِمْ وَرَحْمَةٌ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْمُهْتَدُونَ

Onlar, başlarına bir musibet geldiğinde, “Doğrusu biz Allah’a aidiz ve kuşkusuz O’na döneceğiz” derler. İşte Rablerinin lütufları ve rahmeti bunlar içindir ve işte doğru yola ulaşmış olanlar da bunlardır. [6]

Müslüman'ın izlemesi gereken yol bu olsa da, kimi zaman insanın cahilliği sebebi ile yaptığı işleri Allah'a havale ederek " O istemeseydi olmazdı " diyerek " Kadercilik " oynar.

Ancak insan tercihlerinin sonucunda hesaba çekilir. Yani kaderde yazılan gerçekleşirken insanın yaptığı tercihlerin yanlış veya doğru olması sonucunda günah veya sevap yazılır.

Çünkü Rabbimiz adildir ve adaletinin gereği budur.

وَمَٓا اَصَابَكُمْ مِنْ مُصٖيبَةٍ فَبِمَا كَسَبَتْ اَيْدٖيكُمْ وَيَعْفُوا عَنْ كَثٖيرٍؕ

 Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar.  [7]

Okuduğumuz ayet-i celile de bunun en net ifadesidir.

Gerçek Müslüman'a düşen imtihanlarla karşı karşıya geldiğinde mücadeleden vazgeçmeden, sabrı kuşanmaktır. İşte o zaman Rabbimizin vaadi bizim için hak olur:

قُلْ يَا عِبَادِ الَّذٖينَ اٰمَنُوا اتَّقُوا رَبَّكُمْؕ لِلَّذٖينَ اَحْسَنُوا فٖي هٰذِهِ الدُّنْيَا حَسَنَةٌؕ وَاَرْضُ اللّٰهِ وَاسِعَةٌؕ اِنَّمَا يُوَفَّى الصَّابِرُونَ اَجْرَهُمْ بِغَيْرِ حِسَابٍ

 

De ki (Allah söyle buyuruyor): “Ey inanan kullarım! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Bu dünyada iyilik yapanlar iyilik bulacaklardır. Allah’ın arzı geniştir. Sabredenlere mükâfatları hesapsız verilecektir.”  [8]

Rabbim yolunda mücadele eden kullardan olabilmeyi nasip eylesin!

 

 


[1] Bakara 155

[2] Âl-i İmrân 175

[3] Tirmizî Zühd 33. Ayrıca bk. İbni Mâce, Zühd 14

[4] Ankebut 57

[5] Fecr 15 - 16

[6] Bakara 156 - 157

[7] Şura 30

[8] Zümer 10

Dosyalar

insan dort hal ile imtihan edilir
Facebook Sayfamız
Facebook Sayfamız

Bu yazıyı paylaş