Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!

KAPORTANIN GÜZELLİĞİNE BAKIPTA ALDANMA!

Değerli Müslümanlar:

Yüce Allah insanoğluna düşünebilme kabiliyetini vererek onu yaratılmışların en üstünü yaparken, ona aklını kullanabilmesi için imani, ahlaki ve sosyal değerleri içeren hükümler indirmiştir. İnsan bu değerlere sahip çıkıp uyguladığında takva ehli bir Müslüman olma şerefine nail olurken, bunun aksine bir harekette ise ya kâfir olur, ya da münafık…

Tarih boyunca hak ve batılın savaşında en belirleyici done olan bu gerçek karşısında biz Müslümanlar zaman zaman yaşadığımız zafiyetler sebebi ile aldanmışız ve daha ileri giderekte bazen aldatan olmuşuz.

Ancak Yüce Rabbimiz bize emir buyurduğu hususlarda ne aldanan olmayı, nede aldatan olmayı helal kılmamış, “emir buyrulduğun gibi dosdoğru ol!” emri ile de Müslüman’ın elif gibi dimdik durmasını emretmiştir.

Rabbimizin emri olan dosdoğru olma hususu biz Müslümanlar için bilinen bir gerçek olarak karşımızda dururken, neyin doğru, neyin yanlış olduğu hususunu anlama noktasındaki bilgisizliğimiz sebebi ile dünya yaşanmaz bir hale gelmiştir.

Bunun sebebinin ne olduğuna baktığımızda Müslümanların en çok hataya düşme sebebinin kişilerin dış görünüşlerine aldanarak eylem ve söylem birliğine dikkat etmediklerinden kaynaklandığını görmekteyiz.

Bunun sonucunda kâfir ve münafıklar içerimizi öyle sarmış ki, hak olanı söylemenin hainlik olduğu bir ortamın oluşmasına sebep olmuşlardır.

Yakın tarihimizde Osmanlı devletinin yıkılmasında belirleyici bir faktör olan Lawrence gerçeğini bildiğimiz halde yeni yeni Lawrence’in içimizde olabileceği gerçeğine inanmak istemiyoruz.

Bir kimse sakal bırakıp sarık taktımı, üzerine de bir cüppe çekince onu sanki bir peygamber gibi algıladığımız gerçeği bizi bugün perişan etmektedir.

Bizim için bunlar bir kişinin Müslümanlığına delalet eden noktalar olduğu gibi, namaz, oruç ve benzeri ibadetlerde belirleyici olsa da asıl kıstasın ne olması gerektiğine dair Hz. Ömer efendimizin şu ifadeleri dikkat çekicidir:

“Bir kişinin namazı ve orucu sizi aldatmasın. Onun dirhemle ve dinarla olan ilişkisine bakın!”

Bu ifadenin meali şudur; kişinin dış görünüşü, ibadeti Müslümanlığına delalet etse de, dünya malına meyil ederek aldığı konum ve kimlerle beraber olduğu meselesi onun imanını ortaya çıkaran asıl göstergelerdir.

Hz. Ömer efendimizin bu ifadesine benzer diğer bir beyanı daha da dikkat çekicidir:

“Kişinin namazına, orucuna bakmayın; konuştuğunda, doğru konuşup konuşmadığına, kendisine emniyet edildiğinde, güvenilirliğini ortaya koyup koymadığına; dünya kendisine güldüğünde, takvayı elden bırakıp bırakmadığına (menfaat anındaki tavrına) bakıp öyle değerlendirin.” [1]

Buraya kadar anlattıklarımızı neden ifade ettik diye bir soru soracak olursanız;  bunun sebebi içerimizde İslam kisvesine bürünmüş, sözde Müslüman kişiler ve toplulukların Allah’ın adı ve Resulünün hayatı ile insanları oltaya getirip, firavun gibi yaşayıp, Karun gibi zenginlik peşinde koştukları halde insanların bunların süslü sözlerine kanıp da Haktan sapmalarına atıfta bulunmak içindir.

Bugün Filistin’de, Doğu Türkistan’da, Yemen’de ve benzeri birçok İslam beldesinde oluk oluk kan akarken, bu kimselerin insanları mezhepsel tartışmalarla, siyasi kavgalarla, etnik takıntılarla birbirine kırdıranların toplum nezdinde büyük bir karşılıklarının olması onların yaptıklarının hesabının sorulmayacağı manasına gelmez. Nitekim Rabbimizin bu husustaki beyanı çok açıktır:

وَرَبُّكَ يَعْلَمُ مَا تُكِنُّ صُدُورُهُمْ وَمَا يُعْلِنُونَ

“Doğrusu Rabbin onların göğüslerinde gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir.” [2]

Onlar zannediyor ki, yaptıkları ilizyon ve söyledikleri sihirli sözler hiçbir zaman anlaşılmayacak. Ama unuttukları bir şey var ki, Allah Resulü bunu şöyle ifade ediyor:

“Müminin ferasetinden sakının!. Çünkü o Allah’ın nuruyla bakar.” [3]

Onlar istedikleri kadar mezhepsel çatışmaları öne sürsünler, istedikleri kadar siyasi figürleri ortaya koysunlar, biz müminin feraseti ile bakıyor ve bu oyuna hayır diyoruz.

Çünkü bizler biliyoruz ki, bir arabayı yol aldıran kaportasının orijinal olması değil motorunun sağlam olmasından geçtiğini. Bizler bazıları gibi kaportanızın güzelliğine aldanmıyoruz ey sahte hocalar!

Onlar istedikleri kadar sözleri eğip büksünler Allah’ın şu hükmünden sıyrılamazlar:

وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يُعْجِبُكَ قَوْلُهُ فِي الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا وَيُشْهِدُ اللّٰهَ عَلٰى مَا فٖي قَلْبِهٖۙ وَهُوَ اَلَدُّ الْخِصَامِ

“İnsanlardan öylesi vardır ki dünya hayatı konusundaki sözleri senin hoşuna gider; o, hasımların en yamanı olduğu halde kalbinde olana Allah’ı şahit de tutar.” [4]

Bunlar öyle kimseler ve toplumlardır ki, güç karşısında Allah’ı unutur dünyevi güçlere eğilirler. Bu zalim hocaların şunları dediklerini duyarsın:

  • Ama bunlar çok güçlü bunlara karşı mücadele etmek hata olur.
  • Bir Yahudiyi veya Hirirstiyan’ı Müslüman’a tercih etmenin daha evla olduğunu
  • Zulüm var ses çıkartalım diyenlere düzene uymak ve idareye itaat etmek farzdır.
  • Olurda birileri haksızlığa karşı sesini çıkaracak olursa onların ehli sünnet dışı olduklarını…
  • İslam ümmetinden bir zümre çıkıp da kâfire karşı savaşmaya kalkarsa onu da Müslümanları tehlikeye atmakla suçlarlar.

Ey koca sarıklı cüppeli hocalar bak Allah c.c ne buyuruyor:

“- İnsanlardan kimileri vardır ki, Allah’tan başka bazı varlıkları Allah’a denk tanrılar sayar da bunları Allah’ı sever gibi severler. İman edenler ise en çok Allah’ı severler. Keşke zalimler -azapla yüz yüze geldiklerinde anlayacakları gibi- şimdi de bütün kuvvetin Allah’a ait olduğunu ve Allah’ın azabının çok şiddetli olduğunu anlasalardı!”

“- İşte o zaman, izlenenler, kendilerini izleyenlerden hızla uzaklaşmışlardır; artık azabı görmüşler, aralarındaki bağlar kopmuştur.”

“- İzleyenler şöyle derler: “Ne olurdu, bize ikinci bir fırsat verilseydi de, şimdi onlar bizden uzaklaştıkları gibi biz de onlardan uzaklaşsaydık!” Böylece Allah onlara yapıp ettiklerini kendileri için pişmanlık sebepleri olarak gösterir. Onlar artık ateşten çıkacak değillerdir.” [5]

Onun için değerli kardeşlerim! Arabanın apart egzozu, cilalı kaportası, süslemeleri o aracı değerinin üstüne çıkarmayacağı gibi, birilerinin süslü yalanlarla, iftiralarla, karalamalarla topladıkları kalabalıklarda sizi aldatmasın.

Bizler herkesin ederi kadar karşılık bulacağı gün pişman olmamak için bu tarz şarlatanlardan ve mübtezeller uzak durmak zorundayız.

Bunu anlamak için ciltler dolusu kitap okumaya gerek olmadığını, bakıldığında Müslümanların kanı akarken ses çıkarmayanların, kendi cemaatinin propagandasını yapanların, ses çıkaranların seslerini kısanların cilalı kaportaları mümin olanı aldatmayacağı açık bir gerçektir.

Bunca ifademize rağmen hala bunların peşine takılma hususunda ısrar edenlerin durumu üzülerek söylemek zorundayız ki, şudur:

خَتَمَ اللّٰهُ عَلٰى قُلُوبِهِمْ وَعَلٰى سَمْعِهِمْؕ وَعَلٰٓى اَبْصَارِهِمْ غِشَاوَةٌؗ وَلَهُمْ عَذَابٌ عَظٖيمٌ

“Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir, gözlerinde de kalın bir perde bulunmaktadır ve onlar için büyük bir azap vardır.” [6]

Bizler Allah rızası için kalplerinde dünyalık sevda olanları size ifşa etmeye çalıştık. Ama buna rağmen devam edenlere şu İsrail denen kudurmuş ite yardım edeceğini açıklayan Fast Foot zincirinin repliği ile karşılık vermek istiyoruz:

“ ATEŞ SİZİ ÇAĞIRIYOR”

Kardeşinin kanını görmezden gelen, onu küçülten, suçlayan kim varsa Rabbim onları azabı ile kahru perişan etsin!

Rabbim insanlara ve topluluklara müminin feraseti ile bakabilmeyi nasip eylesin!

Rabbim bizleri dünyanın geçici zevklerine aldanıp da ahreti unutanlardan olmaktan muhafaza eylesin!

 


[1] Kenzul-Ummal, h. No: 8435

[2] Kasas 69

[3] Tirmizi, Tefsiru’l-Kur’an, 16

[4] Bakara 204

[5] Bakara 165 - 167

[6] Bakara 7

Dosyalar

KAPORTANIN GÜZELLİĞİNE BAKIPTA ALDANMA
Facebook Sayfamız
Facebook Sayfamız

Bu yazıyı paylaş