AİLE OLMAK GERÇEKTEN ZOR MU?
Yalnızlık sadece Allah’a mahsus olan bir kaidedir. Yaratılan her varlık birbirine muhtaçlı var edildiği gibi, birçoğu da eşi ile var edilmiştir. Ancak bugün fıtrat da olan beraberliklerin sadece şehevi arzulara hafs edildiği, meşru hayatın kabul edilmediği, hayvani dürtülerle insanların birbirine yaklaştığı bir zamanı yaşıyoruz. Oysa insanı değerli kılan kendine verilen aklı kullanarak doğru ve güzel amelleri yapmak üzeri yaratıldığı gerçeğine uygun hareket etmesi idi.
Nitekim Rabbimiz buna işaret ederek yaratılışta var edilen fıtratın Allah’ın varlığının delili olduğuna vurgu yapmaktadır:
وَمِنْ اٰيَاتِهٖٓ اَنْ خَلَقَ لَكُمْ مِنْ اَنْفُسِكُمْ اَزْوَاجاً لِتَسْكُـنُٓوا اِلَيْهَا وَجَعَلَ بَيْنَكُمْ مَوَدَّةً وَرَحْمَةًؕ اِنَّ فٖي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ
Onlara ısınıp kaynaşasınız diye size kendi türünüzden eşler yaratıp aranıza sevgi ve şefkat duyguları yerleştirmesi de O’nun kanıtlarındandır. Doğrusu bunda iyi düşünen kimseler için dersler vardır. Rum 21
Düşünmesi gerekenlerin düşünmekten uzaklaşıp bağını koparmış hayvanlar gibi hareket ederek sadece uçkurunun peşinden gittiği bir çağda huzuru arar hale geldiğimiz hepimizin malumu olan bir gerçek olarak önümüzde durmaktadır.
Öyle ki Rabbimizin bizim için huzur kıldıklarına karşı inadına bir körlük besleyerek yaşadığımız huzursuzluğu daha fazla dünyalık elde etmekle, daha fazla şehvete uzanmakla çözeceğimiz yanılgısına düşmekteyiz.
Oysa her şey asılına rücû ederse ancak huzura erer. Bu gerçek bizlere Rabbimiz tarafından birçok örnekle kıssalarda ortaya koyulduğu halde bizler hala inatla ve ısrarla bunlara muhalefet etmeye devam ediyoruz.
Bu ısrarımız ve inadımız bizi öylesine mecramızdan çıkardı ki, bugün ekranlarımızda en aşağılık işlerin propagandası yapılırken onlar gibi olmak için çaba sarf eder hale geldik.
Çarpık ilişkiler, olmaması gereken iğrençlikler, bunları normal gören idareciler, reklamı yapılan işlerin toplumda karşılık bulup düzenin bozulması sonucunda yaşanan huzursuzluklar…
Hâlbuki huzurun çok uzağımızda olmadığını Rabbimiz şöyle beyan ediyor:
وَاللّٰهُ جَعَلَ لَكُمْ مِنْ بُيُوتِكُمْ سَكَنًا
“Allah evlerinizi sizin için bir dinlenme ve huzur yeri yaptı.” Nahl 80
Huzur bulmamız için Rabbimiz tarafından bizlere emredilen evlerimiz ve eşlerimiz bizler için şeytanın vesvesesine bir set, nefsimizin arzularına meşru bir zemin olduğunu acaba ne zaman anlayacağız. Nitekim Allah Resulünün şu beyanı da açıkça buna işaret etmektedir:
“Ey genç topluluğu! Aranızdan evlenmeye gücü yetenler evlensin. Çünkü evlenmek, gözü haramdan korumak ve iffeti muhafaza etmek için en iyi yoldur…” Buhârî, Nikâh, 3; M3398 Müslim, Nikâh, 1
Ancak nikahsız birlikteliği çapkınlık, yatakta buluşmayı aşk, gayri meşru çocuk dünyaya getirmeyi marifet sayanlar evlilik dendiği zaman külfeti arttırılmış bir köleliği ortaya koymaktadırlar. Böylelikle de kolay yoldan şehveti gidermenin helal yoldan gidermekten daha güzel ve çeşitli olduğu algısını oluşturmaktadırlar.
Oysa Allah Resulü bizlere evlilikleri zorlaştırmayı değil kolaylaştırmayı emir etmektedir:
“En bereketli nikâh, zorluğu ve külfeti en az olandır.” İbn Hanbel, VI, 83
Kendi evliliğinde hiç birşeyi olmadan evlenenler bugün karunu kıskandıracak isteklerde bulunmayı marifet sayıp ebeveynlik görevini yaptıklarını zannetmektedirler.
Evlilik bir ticaret veya alım satım antlaşması değildir beyler!
Evlilik bu hayata geliş amacımıza hizmet eden meşru zeminde bir yaşamın anahtarı olan bir kurumdur. Bu kurumu zedeleyenler Allah Resulü s.a.v’in şu beyanı ile karşı karşıya gelirler:
“Ailesine karşı sorumluklarını ihmal etmesi kişiye günah olarak yeter.” Ebû Davûd, Zekât, 45.
Hayırlı nesiller yetiştirmek, geleceğe umutla bakmak istiyorsak önceliğimiz eşimiz ve evlatlarımız olmak zorundadır. Zira hayırlı olan budur ve Allah Resulü s.a.v’ de buna işaret etmektedir:
“Sizin en hayırlınız, ailesine karşı en hayırlı olanınızdır…” Tirmizî, Menâkıb, 63.
Aile olmak ve orada huzur bulmak istiyorsak Allah’ın kitabından, resulün sünnetinden ayrılmadan dünyanın zevki sefasına aldanmadan bize verilen hayatı bir amacı olduğunu hatırımızdan çıkarmayacağız.
Bu gerçekle yüzleşmediğimiz sürece kullandığımız hiçbir maddi argüman bizi huzura eriştirmeyecektir.
Rabbim kendileri ile huzur bulacağımız aileler nasip etsin!
Rabbim bizi ve neslimizi nefsinin kölesi olmaktan muhafaza eylesin!
Rabbim hepimize istikamet üzere gidecek bir iman nasip eylesin!