KUMARIN MİLLİSİ OLMAZ
Değerli kardeşlerim:
Rabbimiz yarattığı insanoğlunun dünya hayatında mutluluğunu sağlamak için kitaplar ve peygamberler göndermiş, helal ve haram çizgisi ile de sınırları çizmiştir.
Kim bu kaidelere uyarsa kul olma görevini yerine getirmiş olur. Kimde uzaklaşırsa şeytanın yoluna girmiş olur.
Nitekim Allah Resulü s.a.v şöyle buyurmaktadır;
Helâl bellidir; haram da bellidir. İkisinin arasında ise birtakım şüpheli şeyler vardır ki insanların çoğu bunları bilmezler. Kim şüpheli şeylerden sakınırsa, dinini ve ırzını (namus ve haysiyetini) korumuş olur. Kim de şüpheli şeylere düşerse, harama düşmüş olur... [1]
Rabbimiz şüpheli şeylere bile yaklaşmayı yasaklarken haramlara meyleden ve savunan Müslümanları görmek bir Müslüman olarak bizleri üzmektedir.
Adama diyorsun ki!
Kardeşim! Bu yaptığın iş haramdır.
Diyor ki! Hangi çağda yaşıyorsun?
Aslında doğruda söylüyor biz nasıl bir çağda yaşıyoruz anlamak mümkün değil!
Dün kızdığımız ve değiştirme iddiasın da olduğumuz ne varsa onu yapar hale geldik ve hala İslam için yaptığımız iddiası ile de dinimizi çıkarlarımıza alet ediyoruz.
Düşünün Rabbimiz buyuruyor ki;
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِنَّمَا الْخَمْرُ وَالْمَيْسِرُ وَالْاَنْصَابُ وَالْاَزْلَامُ رِجْسٌ مِنْ عَمَلِ الشَّيْطَانِ فَاجْتَنِبُوهُ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ
Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar, fal okları şeytan işi iğrenç şeylerdir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz. [2]
Peki! Müslüman bu haramlardan ne kadar kaçınıyor?
Halimize Bakın!
Bir yandan namaz kılan, diğer yandan ganyan bayiinde at yarışı oynayan Müslüman!
Hayırlı bir iş için zaman harcasa sıkılan, rızkını temin için çaba sarf etmekten bunalan kimseler; saatlerce loto bayisinin önünde beklemekten rahatsız olmuyorlar!
Peki! Kazansa ne elde edecek? Milyonlarca insanın ahı ile haram olan, bir bakıma ateş olan bir servet.
İşin daha acısı!
Haram olan o lotoyu kazanmak için dua edip; " Ey Rabbim bana bunu nasip edersen cami yaptıracağım, fakirleri doyuracağım" diye adak adayıp Allah'ı kandırmaya çalışan ahmakları görmek.
Düşünün! Müslümanların çoğunlukta olduğu bir ülkede Müslümanların kanalında eşcinseller cirit atıyorken, cami altlarında Allah’ın haram kıldığı faizi işleten bankaların atm’leri kuruluyorken, başı kapalı hanım ablalar fal baktırmak için kuyruğa giriyorken, Müslüman ailelerin çocukları içkiyi meze ediliyorken;
Söyleyin biz neredeyiz, ne haldeyiz?
Allah için söyleyin bu kadar haramla iç içe olan bizler nasıl cennete gireceğiz?
Bu düştüğümüz durum bizi öylesine yoldan çıkardı ki, Rabbimiz bizi açıkça uyardığı halde yola girmemek adına her yolu deniyoruz:
وَلَا تَأْكُلُٓوا اَمْوَالَكُمْ بَيْنَكُمْ بِالْبَاطِلِ
Mallarınızı aranızda haksızlıkla yemeyin. [3]
Maalesef Müslümanların ağırlıkta olduğu ülkemizde bir senede satılan bilet adedi nüfusumuzun sayısı ile aynı olması ise işin boyutunun ne kadar korkunç olduğunu gösteriyor!
Peki! Haram ile huzur bulunur mu?
اِنَّمَا يُر۪يدُ الشَّيْطَانُ اَنْ يُوقِعَ بَيْنَكُمُ الْعَدَاوَةَ وَالْبَغْضَٓاءَ فِي الْخَمْرِ وَالْمَيْسِرِ وَيَصُدَّكُمْ عَنْ ذِكْرِ اللّٰهِ وَعَنِ الصَّلٰوةِۚ
Şeytan içki ve kumar yoluyla aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. [4]
Şeytan bizi sadece namazdan alıkoymakla kalmadı öyle bir hale getirdi ki!
Çanakkale de şehit düşen dedelerimizin dini ve namusu için mücadele verip şehit düştükleri topraklar üzerinde Yasinlerle karşılanmaları gerekirken, kumar oynatan bir kurumun sponsorluğunda anmaları yapılıyor ve buna karşı çıkan kimse de olmuyor!
Efendim millileşiyoruz!
Allah aşkına kumar’ın millisi olur mu?
Kırk yıl düşünsem, kâbus da görsem inanamayacağımız şeyler oluyor.
Din adamı yetiştirecek okulları kumar oynatan kurumlara yaptırıyoruz.
Durum böyle olduktan sonra bir değil, bin okul açsan ne olur?
Beyler! Eğri ağaçtan doğru cetvel çıkmayacağını anlamak için daha ne kadar darbe yememiz gerekiyor!
Bunları söylüyoruz diye de sakın anlattıklarımızın özünden uzaklaşıp yakıştırmalar yapmayın!
Bunun yerine 18 Mart Çanakkale zaferini kumar biletinin üstüne basanlara iki çift laf edin!
Biz Müslümanız değerli kardeşlerim! Biz bırakın haram olanı yemeyi, şüpheli şeylere bile el uzatamayız. Çünkü Rabbimiz Müslümanlardan istediği açıkça bellidir:
يَا أَيُّهَا النَّاسُ كُلُوا مِمَّا فِي الْأَرْضِ حَلاَلًا طَيِّبًا وَلَا تَتَّبِعُوا خُطُوَاتِ الشَّيْطَانِ إِنَّهُ لَكُمْ عَدُوٌّ مُبِينٌ
Ey insanlar! Yeryüzünde bulunanların helâl ve temiz olanlarından yiyin, şeytanın peşine düşmeyin; zira şeytan sizin açık bir düşmanınızdır. [5]
Soralım kendimize ve idarecilerimize! Ne zaman akıllanacağız ve ne zaman bir şeyler yapması gerekenler konuşmak yerine görevlerini yapacak?
Bu kadar uyarıdan sonra Rabbimiz sesleniyor;
وَلَا تُلْقُوا بِاَيْدٖيكُمْ اِلَى التَّهْلُكَةِۛ
Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın. [6]
Bu kadar uyarıdan sonra Rabbimiz soruyor:
فَهَلْ اَنْتُمْ مُنْتَهُونَ
Artık vazgeçtiniz değil mi? [7]
Soralım kalbimize ve imanımıza gerçekten vazgeçtik mi?
Rabbim Allah için haram olan şeylerden kaçabilmeyi, ahreti dünyaya tercih edebilmeyi bizlere nasip eylesin!
Rabbim bizlere helalden kazanmayı ve helale harcayabilmeyi nasip etsin!
Rabbim bizlere her türlü kötü ve çirkin işten uzak durabilmeyi nasip eylesin!
[1] Müslim, Müsâkât, 107
[2] Maide 90
[3] Bakara 188
[4] Maide 91
[5] Bakara 168
[6] Bakara 195
[7] Maide 91