Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!

23. DERS | BEDİR SAVAŞI 2.BÖLÜM

BEDİR SAVAŞI 2.BÖLÜM

Değerli Müslümanlar:

Bir insan için en değerli varlığı canıdır. İşte onun içindir ki şehadet en yüce makamdır. Bunun içindir ki, ashab-ı kiram Cennete aday erler olarak başlarında Allah Resulü s.a.v’ in önderliğinde bedir’de toplandılar. Allah Resulü s.a.v orduyu düzene sokuyor ve Muhacirlerin başına Musab Bin Umeyr’i, Hazrec’in başına HubbabBin Münzir’i, Evs’in başına da Sad Bin Muaz'ı komutan olarak tayin ediyor.

İki Ordu karşı karşıyaydı. Bir tarafta baştan aşağı zırhla donanmış müşrik ordusu, bir tarafta teçhizat ve sayı açısından kendisinin üç katı olan düşmana karşı duran bir avuç Müslüman.

İşte o anda Allah Resulü s.a.v ellerini semaya kaldırdı:

“Ya Rab! Bana vaat ettiğin yardımını bugün lütfet!”

Allah Resulü s.a.v en sevdiği Rabbine öyle münacat halindeydi ki, omuzundaki nidasının düştüğünü farkında bile değildi.

“Ya Rab! Bu bir avuç inanmış kulunu bugün telef edersen, artık sana yeryüzünde ibadet edecek kimse kalmayacak.!”

Ebu Bekir r.a:

“Ya Resulallah! Duan aşırı titretti Allah vaadini elbette yerine getirecek” Dedi.

Nihayet gelen ilahi muştu ile Peygamberimiz mutlu oldu. Çünkü Rabbimiz apaçık bir zaferi Müjdelemekteydi:

سَيُهْزَمُ الْجَمْعُ وَيُوَلُّونَ الدُّبُرَ

Bütün bu toplananlar hezimete uğrayıp dağılıp kaçacaklar. [1]

Arapların harp usulünde mübazere ( Karşılıklı dövüş ) vardı. Bunun sonucu olarak meydana ilk müşriklerden kardeşinin öcünü almak isteyen Amir Hadrami çıktı. Onun karşısında Hz. Ömer’in azatlısı            Mihça çıktı ve Hadrami'nin attığı ok ile şehit düştü.

Bu karşılaşmayı fırsat bilerek Bedir kuyularından açık bırakılan Müslümanların tuttuğu kuyuyu yıkmak isteyen Esved Bin Abdülesved'i Hz. Hamza öldürdü.

Mihça r.a’ın şehit düşmesinden sonra bu  sefer meydana Ebu Cehil’in aşağıladığı Utbe Bin Rabia, oğlu ve kardeşiyle çıktı.

Karşısına Ensar’dan 3 kişi çıktıysa da “ben dengimi isterim!”  deyince karşılarına Hz. Hamza, Hz. Ali ve Übeyde Bin Haris çıktı.

Hz. Hamza Utbe'yi, Hz.Ali oğlu Velid'i çık kısa bir sürede öldürdü. Ubeydeyi Şeybe yaralayınca Hz. Ali Şeybe’nin üzerine atılarak onu öldürdü ve Übeyde’yi de alarak döndü.

Artık savaş başlamıştı ve tarihler Ramazan’ın 17’si Cuma gününü gösteriyordu.

Sayıca az gözüken Müslümanlar olsa da, maneviyatları ile düşmana saldırıyor ve saflarını yarıyorlardı.

Birebir çarpışmaların neticesinde moralleri çöken müşrikleri Ebu Cehil kışkırtıyor ve savaşa asılmaları için onları kamçılamaya çalışıyordu.

Savaş başladığında Müslümanlar kendilerine eziyet edip İslam’a kin kusan elebaşları arıyorlardı.

Ensar’dan Afra adındaki annenin iki evladı Ebu Cehil’i öldürmeye ant içmişlerdi. Savaşın en kızışmış anında Abdurrahman Bin Avf'a rastlayan gençler:

  • Bize Ebu cehil’i göster! Dediler. Zira onu tanıyorlardı.

Abdurrahman Bin Avf diyor ki:

  • O iki genç yalın kılıç bir şahin gibi süzülerek Beni Mahzun gençlerin arasındaki Ebu Cehil’in kellesini aldılar.

Kaderin cilvesine bakın ki kendisini kızgın çöllere yatırıp işkence eden Ümeyye Bin Halef’de Hz. Bilal'in oku ile can veriyordu.

Savaşın en kızışmış olduğu bir anda Allah Resulü s.a.v’ in ahde vefasının birçok örneklerinden birine şahitlik ediyoruz:

“Allah Resulü kendilerine iyiliği dokunmuş ve istemeyerek savaş alanına gelen bazı kimselerin isimlerini vererek kendilerine dokunulmamasını emretti.”

Savaş bitmiş Müslümanlar 14 şehit, Kureyş ise 70 ölü vermişti. Bir o kadar da  müşriklerden esir alınmıştı.

Ebu Cehil, Utbe Bin Rebia, Şeybe Bin Rebia, Ümeyye Bin Halef, Ebu’l Bahteri, Zem’a Bin Esed, As Bin Hişam gibi önde gelen azılı müşrikler öldürülmüştü.

Abbas, Hz. Ali’nin kardeşi Akil, Nevfel Bin Esed, Süheyl Bin Amr gibi önde gelenlerinde içinde bulunduğu 70 kadar müşrikte esir alınmıştı.

Esirlerin arasında Peygamberin damadı, Zeynep’in kocaı Ebu’lAs’da vardı.

Koca müşrik ordusu korkularından ölülerini bile geride bırakıp kaçarkeni Peygamberimiz s.a.v onlara da son vazifeyi yaparak toprağa defedilmelerini emretti.

Bu savaş maddi gücün değil, Allah’ın yardımıyla kazanılmış bir zaferdi.

Savaş esnasında Müslümanlar Arap liderlerinden olan Kürz Bin Cabir’in askerleriyle yardıma geleceğini haber almışlar ve bu durum morallerini bozduğunda Rabbimiz Enfal suresinde geçtiği üzere 1000 nişanlı at ile melekler göndererek Müslümanları zafere erdirmişti.

Rabbimiz bu yardımı kerim kitabında şöyle beyan ediyor:

وَاِذْ يَعِدُكُمُ اللّٰهُ اِحْدَى الطَّٓائِفَتَيْنِ اَنَّهَا لَكُمْ وَتَوَدُّونَ اَنَّ غَيْرَ ذَاتِ الشَّوْكَةِ تَكُونُ لَكُمْ وَيُر۪يدُ اللّٰهُ اَنْ يُحِقَّ الْحَقَّ بِكَلِمَاتِه۪ وَيَقْطَعَ دَابِرَ الْكَافِر۪ينَۙ

O zaman Allah size o iki gruptan; kervan veya yaklaşmakta olan müşrik ordusundan birinin mutlaka sizin olacağını vaat ediyordu. Siz ise bunlardan kuvveti ve silahı olmayanın elinize düşmesini arzuluyordunuz. Oysa Allah, bu emir ve icraatlarıyla hakkı gerçekleştirip üstün kılmak ve kâfirlerin kökünü kesmek istiyordu.

لِيُحِقَّ الْحَقَّ وَيُبْطِلَ الْبَاطِلَ وَلَوْ كَرِهَ الْمُجْرِمُونَۚ

Allah, inkârcı suçlular kahrından çatlasalar da hakkı gerçekleştirip üstün kılmak ve batılı ortadan kaldırmak için böyle yapıyordu.

اِذْ تَسْتَغ۪يثُونَ رَبَّكُمْ فَاسْتَجَابَ لَكُمْ اَنّ۪ي مُمِدُّكُمْ بِاَلْفٍ مِنَ الْمَلٰٓئِكَةِ مُرْدِف۪ينَ

Siz o demde Rabbinize dua edip yardım istiyordunuz. O da: “Birbiri ardından gelecek bin melekle size yardım edeceğim” diyerek duanızı kabul etmişti.

وَمَا جَعَلَهُ اللّٰهُ اِلَّا بُشْرٰى وَلِتَطْمَئِنَّ بِه۪ قُلُوبُكُمْۚ وَمَا النَّصْرُ اِلَّا مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۜ اِنَّ اللّٰهَ عَز۪يزٌ حَك۪يمٌ۟

Allah, sadece kazanacağınız zafere bir müjde olsun ve o sayede bütün endişeleriniz silinip kalpleriniz huzura ersin diye sizi meleklerle destekledi. Yoksa yardım ve zafer ancak Allah tarafındandır. Şüphesiz ki Allah, kudreti daima üstün gelen, her işi ve hükmü sağlam ve hikmetli olandır.

اِذْ يُغَشّ۪يكُمُ النُّعَاسَ اَمَنَةً مِنْهُ وَيُنَزِّلُ عَلَيْكُمْ مِنَ السَّمَٓاءِ مَٓاءً لِيُطَهِّرَكُمْ بِه۪ وَيُذْهِبَ عَنْكُمْ رِجْزَ الشَّيْطَانِ وَلِيَرْبِطَ عَلٰى قُلُوبِكُمْ وَيُثَبِّتَ بِهِ الْاَقْدَامَۜ

En kritik anda Allah, bütün endişelerinizi unutturacak bir emniyet sebebi olarak sizi hafif ve tatlı bir uykuya daldırıyordu. Sizi maddeten ve manen temizlemek, şeytanın içinize attığı bütün kötü duyguları gidermek, kalplerinizi kuvvetlendirmek ve ayaklarınızın yere sağlam basmasını sağlamak için üzerinize gökten su indiriyordu. ( Savaş öncesinde yağmurun yağıp Müslümanların uykuya dalması)

اِذْ يُوح۪ي رَبُّكَ اِلَى الْمَلٰٓئِكَةِ اَنّ۪ي مَعَكُمْ فَثَبِّتُوا الَّذ۪ينَ اٰمَنُواۜ سَاُلْق۪ي ف۪ي قُلُوبِ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا الرُّعْبَ فَاضْرِبُوا فَوْقَ الْاَعْنَاقِ وَاضْرِبُوا مِنْهُمْ كُلَّ بَنَانٍۜ

Rabbin bir taraftan da meleklere şunları vahiy ediyordu: “Ben elbette sizinle beraberim; siz de müminlerin sarsılmamalarını sağlayın! Ben kâfirlerin yüreğine korku salacağım, siz de onların boyunlarının üzerine vurun; onların yay ve kılıç tutan bütün parmak uçlarını doğrayın!” [2]

اِنْ تَسْتَفْتِحُوا فَقَدْ جَٓاءَكُمُ الْفَتْحُۚ وَاِنْ تَنْتَهُوا فَهُوَ خَيْرٌ لَكُمْۚ وَاِنْ تَعُودُوا نَعُدْۚ وَلَنْ تُغْنِيَ عَنْكُمْ فِئَتُكُمْ شَيْـًٔا وَلَوْ كَثُرَتْۙ وَاَنَّ اللّٰهَ مَعَ الْمُؤْمِن۪ينَ۟

Ey müşrikler! Siz zafer mi umuyordunuz; işte zaferi (!) gördünüz! Eğer küfürden ve Peygamber’e düşmanlıktan vazgeçerseniz, bu sizin için daha hayırlı olur. Yok, yeniden savaşmaya ve düşmanlığa kalkışırsanız, biz müminlere yine yardım ederiz. Bilin ki, sayıca ne kadar çok olursanız olun, büyük bir topluluk hâlinde bulunmanızın size vereceği hiçbir fayda yoktur. Çünkü Allah, müminlerle beraberdir.[3]

وَاِذْ يُر۪يكُمُوهُمْ اِذِ الْتَقَيْتُمْ ف۪ٓي اَعْيُنِكُمْ قَل۪يلًا وَيُقَلِّلُكُمْ ف۪ٓي اَعْيُنِهِمْ لِيَقْضِيَ اللّٰهُ اَمْرًا كَانَ مَفْعُولًاۜ وَاِلَى اللّٰهِ تُرْجَعُ الْاُمُورُ۟

Düşmanla karşılaştığınız zaman da onları sizin gözünüze az gösteriyor, sizi de onların gözüne az gösteriyordu; ta ki Allah, olmasını istediği şeyi gerçekleştirsin! Zaten sonunda bütün işler Allah’a dönecektir. [4]

Rabbimizin ifadesinin bir sonucu olarak müşrikler Savaş öncesinden Müslümanların çok olduğunu düşünmüşlerdi aslında bu bir yanılmaydı

Eğer mümin inanırsa rabbinin yardımı her zaman onunla olur, tarih bunun örnekleri ile doludur.   Rabbim bizlere yardımını hak edecek mücadeleyi nasip eylesin!

 


[1] Kamer 45

[2] Enfal 8 - 12

[3] Enfal 19

[4] Enfal 44

Dosyalar

23.DERS BEDİR SAVAŞI 2.BÖLÜM
Facebook Sayfamız
Facebook Sayfamız

Bu yazıyı paylaş