Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!
Güncel Vaazlar Kitabımız Satışta!

KONUŞMA ADABI

Değerli Müslümanlar:

Yaratılmışların en üstünü olan insanı diğer varlıklardan ayıran en önemli özelliklerinden biride konuşma yeteneğidir. Bizler bizi var edene ve var edilen hemcinslerimizle konuşma yeteneğimiz sayesinde iletişim kurarız. Ancak kurulan iletişimin nasıl olacağı noktası işte insanın imtihan edildiği noktadır. Ağzımızdan dökülen her cümlenin hem dünyada bir karşılığı hem de ahrette bir karşılığı vardır.  Yunus Emre’nin de dediği gibi:

“Söz ola bitire savaşı, söz ola kestire başı

 Söz ola zehirli aşı, bal ile yağ ede bir söz”

Onun içindir ki, kişi söylemleri ile kendi durumunu belirleyeceği bilinci ile hareket etmesi gerekir. Bu noktada Hz. Ali’ye isnat edilen şu söz çok yerinde bir uyarı olacaktır:

“Söz; ağızdan çıkana kadar senin esirindir. Ağızdan çıktıktan sonra da sen onun esiri olursun”

Peki! Bizler toplum olarak ağzımızdan çıkanlara ne kadar dikkat ediyoruz?

Maalesef üzülerek görüyoruz ki, toplum olarak İslam’ın bize kattığı ahlak ve maneviyat ikliminden uzaklaştıkça dilimizin argo kelimeler, yalan, iftira, gıybet gibi gayri ahlaki söylemler ile yılanın çatallı dili gibi olmuş olduğuna şahit oluyoruz.

Oysa Allah Resulü s.a.v sözün insan için ne ifade ettiğini ve nasıl olması gerektiğini ortaya koyduğu halde bizler Müslümanlar olduğumuzu iddia ettiğimiz halde Peygamber efendimizin uyarısından çok uzak olduğumuzu gözlemliyoruz. Allah Resulü s.a.v;

“İnsanoğlunun her sözü aleyhinedir; ancak iyiliği emretmek, kötülükten alıkoymak yahut Al­lah Tealâ'yı zikretmek müstesnadır.” [1]

Allah Resulü s.a.v sözün aleyhimizde olmaması ve cennete giden yolu açması için gerekli şartı ortaya koyarak ümmetinden söz istemektedir:

“Kim bana iki çenesi arasındaki (dili) ile iffet ve nâmusunu koruma sözü verirse, ben de ona cennet sözü veririm.” [2]

Bugün hocasından, siyasetçisine, sanatçısından, esnafına toplumun tamamında bu sözü verebilecek kaç kişi var?

Diğer bir ifade ile soralım! Toplumumuzda argo kelime kullanmayan aklı yerinde ve sağlam olan kaç kişiyiz?

Hâlbuki bizler Müslümanlar olarak “Dilinden ve elinden Müslümanların emniyette olduğu kimseler” [3] olacaktık!

Toplumumuz öyle bir hale geldi ki, her söylem ve eylemimiz belden aşağı diye ifade edeceğimiz bir noktaya vardı. Bir kimse ile oturup normal bir üslup ile konuşmak mümkün olmaz hale geldi.

Konuşmaya geldi mi her şeyi bilen kimseler olarak ahlaklı olmayı, doğru dürüst konuşmayı, İslami bir anlayış ile hareket etmeyi beceremez hale geldik.

Bazen bir hoca olarak, cübbesi ile insanların karşısında arzı endam eden şahısların ağızlarından çıkanlar sebebi ile utanıyor ve haklarında soru soran kimselere bu şahıslar hakkında söyleyecek cümle bulamıyoruz.

Ancak ne hikmetse toplumumuz bu gibi şahısların arkasında durmayı marifet biliyorlar da, Allah’ın onların hakkında Resulünün dili ile ortaya koyduğu hükmü göremiyorlar:

“Şüphesiz ki Allâh Teâlâ, sığırın otu yerken ağzında evirip çevirdiği gibi, sözü ağzında evirip çevirerek lügat paralayan kimselere buğz eder.” [4]

Ama hocam kendilerini dinletiyorlar, milyonları peşlerinden sürüklüyorlar diyen değerli kardeşim! Kişilerin bilgi ve becerisi, hitabeti seni yanıltmasın zira hitap Allah’ın koyduğu çizgide olmadığı sürece onların söylediklerinin eşek anırmasından farkı yoktur.

Peki! O çizgi nedir?

وَقُلْ لِعِبَادٖي يَقُولُوا الَّتٖي هِيَ اَحْسَنُؕ

“Kullarıma söyle, en güzel sözü söylesinler!” [5]

En güzel sözü söylemeyip ona buna sataşarak prim yapmaya çalışan, bağırarak haklı çıkmaya çalışan, görüntüsü ile iyi Müslüman intibası vermeye çalışan kim varsa şu ayetin muhatabı olur:

وَاقْصِدْ فٖي مَشْيِكَ وَاغْضُضْ مِنْ صَوْتِكَ ؕاِنَّ اَنْكَرَ الْاَصْوَاتِ لَصَوْتُ الْحَمٖيرِ

 “Yürüyüşünde ölçülü ol, sesini yükseltme; çünkü seslerin en çirkini eşeğin anırmasıdır.” [6]

Bizler gerçekten Allah’ı seviyor ve cemalini görmek istiyorsak onun buyruklarına uymak zorundayız. Rabbimiz temizdir ve temiz olanı sever. Müslüman’ın temizliği ise sadece vücudu ile kaim değil hayatının her alanıyla hükümlüdür.

Bizler öyle bir dine mensubuz ki, kişiye cenneti getirecek olanın bir güzel söz olacağının bilincinde olması gereken kimseleriz. Nitekim Allah Resulün şu beyanı Rabbimizin bize karşı ne kadar lütufkâr olduğunun açık delilidir:

“Yarım hurma vermek sûretiyle de olsa cehennemden korunun. Bunu da bulamayan (hiç olmazsa) güzel bir sözle cehennemden korunsun!” [7]

Hocam öyle diyorsun da, toplumda bunlara dikkat eden kimse var mı ki?

Maalesef toplumun bütün kesimlerinde olan bu hastalık ağacın bedenini saran güve gibi toplumu ifsat ederken bize düşen bunlardan uzak durmaya çalışmaktır. Zira bizler Müslümanlar olarak Rabbimizin şu beyanı sebebi ile bundan başka şansı olmayan kimseleriz:

وَالَّذٖينَ هُمْ عَنِ اللَّغْوِ مُعْرِضُونَۙ

“(Kurtuluşa eren müminler) anlamsız, yararsız söz ve davranışlardan uzak dururlar.” [8]

Allah Resulü s.a.v’ in ifadesi ile Rabbimizin bu hükmünü gereği gibi yerine getirmeyen toplumun bugün ki hale gelmesinin kaçınılmaz olduğunu ifade etmek gerekiyor:

“Allâh'ı zikretmeksizin çok konuşmayın! Allâh'ın zikri dışında çok söz söylemek kalbi katılaştırır. Katı kalpli olanların ise Allâh'tan en uzak kimseler olduğunda şüphe yoktur.” [9]

Üzülerek ifade etmeliyiz ki, dilimizin ayarının kaçması sebebi ile uçkurunun esiri olmuş, hayâ, edep, saygı ve sevginin yok olduğu azgın bir toplum haline dönüştük.

İşin daha acısı ise, hayasızlığın kol gezdiği bir toplumda bu iğrenç hayatı ile kazanç sağlayacağını zenneden kimselerin olmasıdır. Bizler belki farkında değiliz beyler ama her yaptığımız kayda alınıyor. Nitekim Rabbimiz yarın biz bunları yapmadık deriz diye bizi kayıt altına alındığını şöyle beyan ediyor:

اِذْ يَتَلَقَّى الْمُتَلَقِّيَانِ عَنِ الْيَمٖينِ وَعَنِ الشِّمَالِ قَعٖيدٌ مَا يَلْفِظُ مِنْ قَوْلٍ اِلَّا لَدَيْهِ رَقٖيبٌ عَتٖيدٌ

“(İnsanoğlunun), biri sağ tarafında, biri sol tarafında oturmuş iki kâtip meleğin amellerini yazmakta olduklarını hatırla. İnsan hiçbir söz söylemez ki yanında onu gözetleyen, yazmaya hazır bir melek bulunmasın.” [10]

Her şey kayıt ediliyor ve yarın mahşer yerinde herkesin defteri dürüldüğünde o gırgır ve şamata olsun diye söylediğin, dini alaya aldığın, iftira ve yalanla kişileri karaladığın, ağzından düşürmediğin o uçkurunun zevk ve sefası senin cehenneme biletin olacak bilesin!

Bizler Allah rızası için sizleri uyarıyor ve haykırıyoruz! Lütfen ağzınızdan çıkanları kulaklarınız duysun!

Eğer ki, illa da bir şeyler söylemek ve konuşmak istiyorsan Allah Resulü s.a.v’ in şu tesviyesine göre konuş:

“Allâh'a ve âhiret gününe inanan, ya hayır söylesin ya da sussun!” [11]

Rabbim hayır söylemeyi, hayra vesile olmayı, yerinde susmayı becerenlerden olabilmeyi hepimize nasip eylesin!

Rabbim bizleri gazabını üzerine çekecek söz ve davranışlarda bulunmaktan muhafaza eylesin!

 


[1] Tirmizî, Zühd 63, (2414).

[2] Buhârî, Rikâk, 23

[3] Buhârî, İmân, 4-5

[4] Ebû Dâvûd, Edeb, 94

[5] İsrâ, 53

[6] Lokman 19

[7] Müslim, Zekât, 68

[8] Müminun 3

[9] Tirmizî, Zühd, 62

[10] Kâf 17 - 18

[11] Buhârî, Edeb, 31, 85

Dosyalar

KONUŞMA ADABI
Facebook Sayfamız
Facebook Sayfamız

Bu yazıyı paylaş